Haber

Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği’nden COVID-19 Salgını Hakkında Açıklama

COVID-19 salgınının ülkemizde tanımlandığı ilk günden itibaren, salgın kontrolünde “dayanışmanın” ve bilimsel yaklaşımın kritik öneminin farkında olan, ülkemizdeki infeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji hekimlerinin uzmanlık derneği KLİMİK, “dayanışma”nın gereğini her platformda yerine getirmek için 2200 üyesinin olağanüstü gayretleriyle çok yoğun çaba göstermiş, ülkede salgını yöneten otoriteye bilgisi, birikimi ve insan gücüyle  her platformda koşulsuz ve karşılıksız  destek vermiştir.  Salgının ilk 3 ayında alınan uygun önlemler ve her kesimden insanın özellikle sağlık çalışanlarının gösterdiği çabalar sayesinde salgın önemli ölçüde kontrol altına alınmıştır.

Ancak büyük oranda ekonomik kaygılarla yapılan erken ve hızlı açılmayı takiben yaz boyunca infeksiyon hızları sürekli artış göstermiş ve sonbaharla birlikte bu artış sağlık sistemini zorlamaya, filyasyon çalışmalarını imkansız hale getirmeye başlamıştır. Ekonomik kaygılar elbette ki önemlidir, ancak salgın konusunda çalışan ekonomistlerin belirttiği üzere salgın için alınan sıkı önlemlerin neden olduğu ekonomik kayıp bu önlemlerle salgının kısa sürede kontrol altına alınmasının yarattığı güvenli ortam sayesinde telafi edilebilmektedir. Oysa önlemlerin baştan sıkı alınmadığı, zamana yayılmış sınırlı kontrol uygulamalarının hayata geçirildiği durumda salgın süreklilik kazanmakta ve ekonomik etkisi uzun süreli ve daha yıkıcı olmaktadır.

Sağlık Bakanlığı’nın şu ana kadar salgın yönetimi konusunda yürüttüğü yoğun çabanın, aile sağlığı merkezlerinde, hastanelerde, 112 ve filyasyon ekiplerinde canla başla çalışan sağlık çalışanlarının farkındayız. Ancak bu kadar zorlu bir salgının tüm toplum kesimlerinin desteği ve katkısı olmadan başarılı bir şekilde yönetilmesi mümkün değildir. Tüm toplumun desteğinin alınabilmesi, ortaya konulan büyük emeğin karşılık bulabilmesi için kamuoyunun şeffaf bir şekilde gerçek verilerle bilgilendirilmesinin, ülkedeki salgın fotoğrafının net olarak paylaşılmasının oldukça önemli olduğu kanısındayız.

Bu nedenle, COVID-19 salgınının geldiği durumda daha önce farklı platformlarda yapmış olduğumuz şu üç uyarıyı tekrarlamayı, ülkemize ve üyelerimize karşı duyduğumuz sorumluluğun getirdiği bir zorunluluk olarak görmekteyiz:

  • Salgının durumunu daha iyi görerek doğru önlemleri zamanında alabilmek, hem hastalıkla hem de salgınla daha etkin mücadele edebilmek, toplumun farkındalığını artırmak ve güven ortamını sağlayabilmek için COVID-19 salgınıyla ilgili tüm epidemiyolojik verilerin açıklıkla paylaşılması gereklidir.
  • Test pozitiflik oranlarına, hastanelerdeki ağır olgu ve ölüm sayılarına ve Sayın Sağlık Bakanı’nın yaptığı açıklamalara bakıldığında ülkemizde salgının geldiği noktanın Nisan-2020 düzeyini çoktan aştığı anlaşıldığından kapanma önlemlerinin titizlikle uygulanması, sonuçlarının günü gününe takip edilerek gerekli müdahalelerin yapılması halk sağlığı ve ülkenin tüm çıkarları açısından tek akılcı yaklaşımdır.
  • Hastalığın ve salgının yönetimiyle ilgili çok değerli bilgiler sağlayabilecek olan çok merkezli bilimsel çalışmalar için etik kurul iznine ek olarak Sağlık Bakanlığı’ndan ayrıca izin alınması zorunluluğu kaldırılmalıdır.

Uyarılarımızın karşılık bulması durumunda; salgınla mücadele ederken yorgun düşmüş sağlık çalışanlarının motivasyonunun yükseleceğini, çalışma şevkinin artacağını, toplumsal dayanışmanın güçleneceğini, toplum olarak hep birlikte hareket ederek bu salgını en az hasarla atlatacağımızı düşünüyoruz.

Sağlık Bakanlığı’nın şu ana kadar gösterdiği yoğun çabanın ve “dayanışma”nın öneminin farkında olarak, önümüzdeki zor günlerde, salgın yönetimi için elimizden gelen desteği vermeye devam edeceğimizi bir kez daha bildirir, saygılarımızı sunarız.

KLİMİK Derneği Yönetim Kurulu

 

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Şu yazılar da ilginizi çekebilir

Daha Fazla Haber