7/25 toplantılarının altıncısı olan Ege Bölgesi Kış Simpozyumu’nu Manisa’da gerçekleştirdik. Katılımın çok yüksek olduğu simpozyumda Akdeniz Ülkelerinde Son Salgınlar konusu ele alındı. Bilimsel programın yanı sıra, Şehzadeler Şehri olarak bilinen Manisa’yı da yakından tanıma şansı bulduk.
Fotoğraf Galerisi için [Tıklayınız]
İlk gün toplantının ardından Spil Dağı’nda muhteşem bir manzaraya sahip Turgutalp Restaurant’ta akşam yemeğimizi yedik. Canlı müzik eşliğinde çok keyifli bir akşam geçirdik.
Spil Dağı, Manisa ile özdeşleşmiş, tarih ve mitoloji bakımından çok zengin bir dağ. Dağın adının nereden geldiği konusunda iki farklı hikaye var. İlkine göre, dağ adını bereket tanrıçası Kybele’den (Sipylene) alıyor. Flora bakımından zengin olması da bu söylentiyi doğruluyor. Diğer mitolojik hikayeye göre ise, dağ adını Frigya Kralı Menos’un kızı Sibel’den alıyor. Menos kızını dağa bırakıyor ama kız o kadar güzel ki, vahşi hayvanlar bile kıyamıyor ona, bakıp büyütüyorlar. Dağın adı da Spilos oluyor.
İkinci gün öğlen biten bilimsel programın ardından, akşama kadar süren tarihi Manisa turunu Ayn-ı Ali Kahvesi’nde Sultan çayı içerek tamamladık. Spil Dağı’nın otlarıyla yapılan Sultan çayı da bu kahveye özgü. Her türlü derde deva olduğu düşünülen çayı içtikten sonra Manisa’dan akıllarımızda tatlı hatıralarla ayrıldık.