30 Nisan 2024
H5N1 kuş gribi araştırmasının başlarında ilk etkilenen eyaletlerin bazılarında sığırlardan, sütten ve kedilerden alınan örneklerin mikrobiyolojik incelemesi, kedilerin hasta ineklerden sağılan çiğ kolostrumla beslendikten kısa bir süre sonra öldüğünü ortaya çıkardı. Bu durum ineklerden kontamine süt yoluyla diğer hayvanlara bulaşma riskinin altını çiziyor.
Iowa State Üniversitesi merkezli bir araştırma ekibi, Yeni Çıkan Bulaşıcı Hastalıklar bölümünde ineklerden ve kedilerden alınan ilk örneklerden bazılarına ilişkin bulgularını açıkladı.
Araştırma için bilim insanları Teksas ve Kansas’ta hastalıktan ilk dönemde etkilenen çiftliklerdeki sığırlardan alınan süt, serum ve doku örneklerini inceledi. Ayrıca çiftliklerde ölen kedilerden alınan örnekleri de analiz ettiler.
Meme bezi hücrelerinde H5N1
Doku örnekleri ötenazi yapılan üç sığırdan ve doğal olarak ölen üç sığırdan alındı. Ayrıca yaklaşık 24 kedinin bulunduğu çiftliklerden birindeki iki yetişkin kedi üzerinde ölümlerinden sonra muayeneler gerçekleştirildi. İneklerde hastalık klinik olarak fark edildikten bir gün sonra kediler de semptomlar göstermeye başladı ve kedilerin yaklaşık yarısı öldü.
Mikroskobik inceleme, H5N1 virusunun,sütün üretildiği meme alveollerinin epitel hücrelerini infekte ettiğini ve memede akut inflamasyona yol açtığını ortaya çıkardı; süt üretimindeki düşüş ve sütte saptanan yüksek virus seviyeleri bununla açıklanabilir.
Yazarlar, H5N1 infeksiyonunun ineklerde, hayvanlarda influenza A viruslara ilişkin önceki raporlarda yansıtılandan daha dramatik semptomlara yol açtığının bu vaka serisiyle gösterildiğini söyledi.
Kediler maruz kaldıktan hemen sonra semptomlar gösterdi
Bu arada, kedilerdeki klinik hastalığın, özellikle nörolojik semptomların, kedilerde H5N1’in daha önceki raporlarıyla ve kedilerin infekte yabani kuşları ve kümes hayvanı ürünlerini yediğine dair raporlarla tutarlı olduğunu yazdılar.
Ekip, süt çiftliklerindeki kedilerde yabani kuş tüketimi göz ardı edilemese de, yüksek viral yük içeren infekte sığırlardan elde edilen pastörize edilmemiş süt ve kolostrum tüketiminin olası bir maruz kalma yolu olduğunu yazdı.
“Bu nedenle, bulgularımız HPAI H5N1 virusunun türler arası memelilerden memelilere bulaştığını göstermekte ve virusun memeli popülasyonları içinde yayılma potansiyeline ilişkin yeni endişeleri artırmaktadır” ifadeleri kullanıldı.
Yazarlara göre, yabani kuşların dışkılarıyla kontamine olmuş yemlerin tüketilmesi, süt çiftliklerinde infeksiyonun en muhtemel ilk kaynağıdır; bununla birlikte infekte sığırlar arasında bulaşma yollarını ve patogenezi açıklığa kavuşturmak için daha fazla çalışmaya ihtiyaç olduğu belirtildi.
FDA, CDC, USDA güncellemeler yaptı
Geçtiğimiz birkaç gün içinde, ülke çapındaki H5N1 araştırmasında ve müdahalesinde yer alan federal kurumlar bulgularını güncelledi ve politikalarını açıkladı.
Gıda ve İlaç İdaresi (FDA)’nin 26 Nisan tarihli güncellemesinde, yumurta aşılama testlerinin, daha önceki polimeraz zincir reaksiyonu (PCR) testlerinde H5N1 fragmanları açısından pozitif olan perakende süt örneklerinin bulaşıcı virus açısından negatif olduğu belirtildi. Test sonuçlarının ön değerlendirme niteliğinde olduğunu, ancak ticari süt tedariğinin güvenli olduğu yönündeki değerlendirmesini doğruladığını belirtti.
FDA ayrıca perakende olarak satılan bebek maması ve yürümeye başlayan çocuk maması olarak pazarlanan süt tozu ürünlerinin birkaç örneğini test ettiğini ve hepsinin PCR testinde H5N1 kalıntıları açısından negatif olduğunu bildirdi.
38 eyaletten 297 perakende numunesi üzerinde yürütülen çalışmalar halen devam ediyor. Kurum, PCR testi pozitif çıkan örneklerin yumurta aşılama testinden geçeceğini söyledi.
Bu arada, Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC) tarafından aynı gün yapılan bir güncellemede, ticari olarak temin edilebilen antiviral ilaçlar üzerinde devam eden duyarlılık testlerinin, mevcut H5N1 suşunun baloxavir marboxil’e (Xofluza) duyarlı olduğunu saptadığını açıkladı.
CDC, daha önceki çalışmalarının Teksas’taki insan vakasında saptanan H5N1 virusunun oseltamivir de dahil olmak üzere diğer antivirallere duyarlı olduğunu gösterdiğini bildirdi. Bununla birlikte, süt sığırlarından alınan ve kamuya açık olarak yayımlanan 200 H5N1 örneğinden birinin, nöraminidaz inhibitörlerine duyarlılığın azalmasıyla ilişkili olduğu bilinen bir işaretleyici bulunduğu belirtildi.
Ajans, “Bu işaretleyicinin 200’den fazla örnekten birinde saptanması, bu ilaçların klinik yararlılığı açısından şu anda şaşırtıcı veya endişe verici değil, ancak bu tür sürekli izlemenin neden önemli olduğunun altını çiziyor” diye yazdı.
Son olarak, ABD Tarım Bakanlığı (USDA) 27 Nisan’da, emziren süt ineklerinin HPAI H5N1 ile infekte olmadıklarını garantileyen testler yapılmaksızın eyaletler arası hareketini yasaklayan federal bir emir yayımladı.