Dünyanın en zehirli akrebi Adıyamanlıları tedirgin ediyor | ||
EŞREF AKGÜN | MALATYA – 16.07.2013 14:21:08
“DÜNYANIN EN ZEHİRLİ AKREP TÜRÜ ADIYAMAN ÇEVRESİNDE BULUNUYOR” İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyeleri Cemşit Karakurt ve Gülendam Koçak tarafından hazırlanan ‘Akrep Sokmasına Bağlı Toksik Miyokardit’ adlı araştırma dünyanın en zehirli akrep türünün Adıyaman bölgesinde yaşadığını ortaya koydu. Tehlikeli akrep sokmalarının daha çok Amerika Birleşik Devletleri’nin güneybatısı, Meksika, Güney Amerika’nın orta ve kuzey bölgeleri, Hindistan, Ortadoğu ülkeleri, Türkiye’de ise Güneydoğu Anadolu’da görüldüğü belirtilen araştırmada, “Ülkemizde yapılan çalışmalarda mesobuthus caucasicus, mesobuthus nigrocinctus, androctonus crassicauda gibi zehirli akrep türlerinin ülkemizin doğu ve güneydoğu bölgelerinde bulunduğu saptanmıştır. Dünyanın en zehirli akrep türü olan leiurus quinquestriatus ise Adıyaman ve çevresinde tespit edilmiştir. Akrep sokması özellikle çocuklarda öldürücü olabilmektedir. Öldürücü akrep türleri multiorgan yetmezliği, nörotoksisite ve kardiyotoksisite oluşturabilmektedir. Dünya genelinde yılda 100 bin akrep sokması görülmekte, bunlardan 800 kadarı ölümle sonuçlanmaktadır.” ifadeleri yer aldı. TÜRKİYE’DE HER YIL YAKLAŞIK 25 BİN KİŞİYİ AKREP SOKUYOR İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cengiz Yakıncı, Türkiye’de her yıl 25 bin akrep sokması vakası yaşandığını, bunların yüzde 5 ile 8’inin hayatını kaybettiğini söyledi. Sıcak havaların başlamasıyla özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde akrep sokması vakalarının görülmeye başladığını belirten Yakıncı, Güneydoğu’da ve Adıyaman’da bulunan akrep türlerinin daha zehirli olduğunu, sokması halinde zehirleme oranının da arttığını belirtti. Yakıncı, “Türkiye’de yılda yaklaşık 25 bin akrep sokması vakası oluyor. Bunlarda ölüm oranı yüzde 5 ila 8 arasında gerçekleşiyor. Özellikle sıcak mevsimlerde bu tür olaylarla daha sık karşılaşıyoruz. Çok zehirli vakalarda anti akrep serumu etkili olmuyor. Yeni bir serum türü geliştirilmesi gerekiyor.” dedi. Akrep sokması olaylarının gece saatlerinde ve sabaha karşı daha sık yaşandığını, akreplerin insanları genellikle el ve ayak gibi uzuvlarından soktuğunu anlatan Yakıncı, akrep ısırmalarının ardından zehri emerek çıkarma ve ısırılan yeri kesmenin yanlış olduğunu dile getirdi. Zehri emmenin diğer kişiyi de zehirleyebileceğini, ısırılan bölgeyi kesmenin ise toksinlerin vücudun diğer bölgelerine yayılmasına katkı sağladığını ifade eden Yakıncı, akrep sokmalarında yapılması gerekenleri şöyle özetledi: Akrebin soktuğu bölge vakit kaybetmeden soğuk suyla yıkanmalıdır. Sokulan uzvun üst kısmından, kan dolaşımını da bozmadan ara ara bir bez yardımıyla bağlayıp turnike yapmak gerekir. Böylece hem akrebin zehrinin vücuda daha yavaş girmesi hem de uzvun kan dolaşımı sağlanabilir. Her vakanın tedavisi farklı olabiliyor. Çünkü vakalarda hastanın farklı sıkıntıları, yaşadığı rahatsızlıklara göre tedaviler uygulanıyor. Akrep sokmalarında zehrin yayıldığı bölge değişebiliyor. Genellikle kalp, beyin ya da akciğer akrep zehrinden etkileniyor.” |
Haberler »