Önce öksürüverdim
Öksürüverdim hafiften,
Derken ağzımdan kan geldi
Bir ikindi üstü durup dururken
Meseleyi o saat anladım
Anladım ama, iş işten geçmiş ola
Şöyle bir etrafıma baktım,
Baktım ki yaşamak güzeldi hâlâ
Mesela gökyüzü
Maviydi alabildiğine
İnsanlar dalıp gitmişti
Kendi âlemine
Muzaffer Tayyip Uslu
İlkyaz Ölümleri, Zonguldaklı genç şairler Muzaffer Tayyip Uslu, Rüştü Onur ve Kemal Uluser’ in kısacık yaşamlarının belgesel romanı. Üçünün ortak yanı, çok genç yaşta, o vakitler hâlâ bir çaresi bulunamamış olan veremden ölmeleriydi.
Kitap, onlar gibi Mehmet Çelikel Lisesi’nde okuyan ve sonra öğretmenlik yapan değerli romancı İrfan Yalçın tarafından kaleme alınmıştır. Aynı zamanda, Yeditepe Yayınları 1957’de Uslu ve Onur için birer kitap yayınlamıştır.
Muzaffer Tayyip Uslu, 1922’de İstanbul’da doğdu. Çocukluğunun bir kısmı, komiser olan babasının görevi sebebiyle Mersin’de geçti. Babası daha sonra Zonguldak Kömür İşletmelerinde memurluğa başladı. Uslu, ilk ve orta öğrenimini İstanbul’da tamamladı. 17-18 yaşlarında zatürreye yakalandı. Hastalığı nedeniyle Zonguldak Çelikel Lisesi’ni güçlükle bitirdi. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’ne başlamasına rağmen, hastalığının vereme çevirmesi ve yoksulluğu yüzünden tahsilini yarım bırakarak çalışmak zorunda kaldı. Ereğli Kömür İşletmeleri İş Mükellefiyeti Dairesi’nde çalışmaya başladı ancak veremden kurtulamayarak 3 Temmuz 1946 tarihinde Zonguldak’ta hayatını kaybetti.
İlk şiiri 1941 yılında Varlık’ta yayımlanan Uslu, kullandığı arı dil ve usta söyleyişlerle genç kuşak yeni şiir akımının başarılı temsilcilerinden sayıldı. Varlık, Değirmen, Ocak, Kara Elmas dergilerinde yazdı. Şiirlerini Şimdilik adı altında tek bir kitapta toplayan şairin ölümünden sonra Necati Cumalı, Uslu’nun Zonguldak’tan Edebiyat öğretmeni olan Behçet Necatigil’in teşvik ve yardımlarıyla yazdığı şiirlerini, yazılarını, ölümünden önce ve sonra hakkında yazılanları bir araya getirerek Muzaffer Tayip adlı eserinde topladı.
Rüştü Onur, 3 Ağustos 1920’de Devrek’te dünyaya geldi. Babası köy öğretmeni olan Rüştü Onur’un Hüseyin ve Saffet adında 2 erkek kardeşi vardı. İlköğrenimini 1932’de Devrek’te tamamladıktan sonra Kastamonu’da başladığı ortaöğrenimini Zonguldak’ta Zonguldak Mehmet Çelikel Lisesi’nde sürdürdü. Vereme yakalandığı için 1938’de öğrenimine 1 yıl ara vermek zorunda kaldı. Ertesi yıl tekrar okula başladıysa da, okul havasından uzaklaştığı için öğrenimine devam edemedi. Okulu bıraktı ve “Maliye Varidat Memur Muavini” olarak Ereğli Kömür İşletmelerinde çalışmaya başladı. Hastalığının şiddetlendiği 1941-1942 yıllarını iş ve hastane arasında geçirdi Rüştü Onur. Sağlığı kötüleşince Heybeliada’daki senatoryumda tedavi gördü. Burada tifodan yatmakta olan Mediha Sessiz ile nişanlandı. Nişanlısının ölümünden 3 ay sonra kendi durumu da ağırlaştı. 2 Aralık 1942’te Beşiktaş’ta nişanlısıyla birlikte yaşadığı Şair Leyla Sokak’taki evinde, ciğerlerinden fazla kan gelmesiyle (abondan bir hemoptizi atağı sonucu) boğularak yaşamını yitirdi.
Salah Birsel 1956’da şiirlerini ve yazılarını “Rüştü Onur” adlı bir kitapta topladı. Adı ölümünden sonra kendisi gibi genç yaşta tüberkülozdan ölen şair arkadaşı Muzaffer Tayyip Uslu ile anıldı.
Özlem KARAKOÇ