Uzm. Dr. Çağla KARAKOÇ ve Prof. Dr. Önder ERGÖNÜL
İnsanlara Culex cinsi sivrisineklerle bulaşan ve ölümcül tablolara yol açabilen Batı Nil Virüsü (BNV) ilk kez 1937 yılında Uganda’da tanımlanmış ama çok eski dönemlerde de görüldüğü anlaşılmıştır. Yunanistan, Rusya, İsrail ve Romanya başta olmak üzere 2010 yazında önemli salgınlara neden olmuştur (1). Yunanistan’dan 2010 yılında 191 olgu ve 35 ölüm bildirilmiştir. İsrail’den 2005-2010 yılları arasında toplam 104 olgu bildirilmiştir ve ölüm oranı % 8’dir. Ülkemizde de ilk kez 2010 yılında yeni olgular saptanmıştır. Geçen yılın Temmuz ve Kasım ayları arasında toplam 15 ilde 35 olası olgu ve 12 laboratuvarda doğrulanmış olgu bildirilmiştir ve salgın ilk olarak Manisa’da saptanmıştır. Hastalık nedeniyle 10 kişi hayatını kaybetmiştir (2). Genel olarak olgu fatalite oranı %8-20 arasındadır. İlk meningoensefalit olgusu 1957 yılında bildirilmiştir.
2011 yılında durum
Bu yıl Avrupa’da ilk BNV’ne bağlı nöroinvazif tutulumu olan olgu 21 Temmuz’da Romanya’dan bildirildi (3). Komşumuz Yunanistan’da ise 16 Temmuz ve 10 Eylül tarihleri arasında 64 olgu saptandı. Bu olguların en az 31’nin nöroinvazif tutulumlu oldukları ve 2’sinin kaybedildiği bildirildi (4, 5).
Ayrıca Rusya’dan 21, İsrail’den 5, İtalya’dan 3, Amerika Birleşik Devletleri’nden 140 olgu bildirildi (5, 6). İtalya’da son olgu 9 Eylül günü bildirildi (5). Bu yıl, ülkemizden Ağustos ayının 2. ve 3. haftalarında Sakarya, Muğla, ve Antalya’dan olmak üzere 3 BNV olası vaka bildirilmiştir. Bu olgulardan birinde ağır nöroinvazif bulgular saptanmıştır. Temmuz 2011 ‘den beri Sakarya, Muğla, Manisa ve Edirne’de aktif sürveyans yapılmıştır(7).
Dünya yüzeyinde gelişmekte olan iklim değişikliği nedeni ile vektör kaynaklı hastalıklar, artan bir sorun olarak gündemde yer almaya devam edecektir. İnfeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji uzmanları bu konuda dikkatli olmalıdırlar.
Akılda tutulması gereken bir nokta da, infekte kişilerin sadece % 20’sinde bulguların ortaya çıktığıdır. Özellikle 55 yaş üzeri her 150 vakanının 1’ inde nörolojik bulgular ortaya çıkmaktadır. Ülkemizde sivrisineklerin üreme ve çoğalması için uygun iklim ve çevre koşulları bulunmaktadır. Bu nedenle BNV infeksiyonu yaz sonu ve sonbahar başında grip benzeri semptomlar tanımlayan ve/veya norolojik bulguları olan olgularda ayırıcı tanıda unutulmaması gereken bir hastalıktır. Ayrıca, BNV infeksiyonunun daha önce sıtma görülen bölgelerde görüldüğü de hatırlanmalıdır.
Kaynaklar
- Avrupa ülkelerinde 2010 salgınları:
http://ecdc.europa.eu/en/publications/Publications/1106_MER_WNV_ExpertConsultation.pdf. - Avrupa 2010 yılı salgını haritası:
http://www.ecdc.europa.eu/en/activities/diseaseprogrammes/west_nile_risk_maps/110623_West_Nile_map_2010.jpg - 3. Romanya’da salgın ve nöroinvazif hastalık
http://ecdc.europa.eu/en/activities/sciadvice/Lists/ECDC%20Reviews/ECDC_DispForm.aspx?List=512ff74f%2D77d4%2D4ad8%2Db6d6%2Dbf0f23083f30&ID=1167&RootFolder=%2Fen%2Factivities%2Fsciadvice%2FLists%2FECDC%20Reviews - http://www.eurosurveillance.org/ViewArticle.aspx?ArticleId=19951.
- Emerging Vectorborne Viral Infections, Italian Virologic Society ve European Society for Virology, 9 Eylül 2011, Padova. Toplantı notlarını aktaran Önder Ergönül.
- http://www.cdc.gov/ncidod/dvbid/westnile/surv&controlCaseCount11_detailed.htm
- EpiSouth Weekly Epi Bulletin- N°18131st August 2011 – 06th September 2011; Page 1